Geldikleri gibi giderler


Akp 2007 yılında dindar cumhurbaşkanı seçilecek diyerek bir algı operasyonu yaparak ortamı germek için elinden geleni yaptı...
2008 yılında Akp "laiklik karşıtı eylemlerin odağı" olduğu gerekçesiyle 1 oyla kapatılmanın eşiğinden döndü...
Şimdi 14 yıldır tek başına iktidarda olan ve bu zaman içerisinde hemen hemen her gün gündemi etkileyecek açıklamalar ve eylemlerle insanları birbirlerine düşürmek için elinden geleni yaptı ve yapmaya da devam ediyorlar...
Son 14 yıla dönüp bakıldığında ülkemizi söz sahibiyken sözüne güvenilmez yapan, hiç bir katkısı olmayan, hiç bir fabrika temeli atamayan, işsizliği bitiremeyen, bizleri çağdaş seviyelere taşımak istemeyen, ekonomik olarak alım gücümüzü her gün eriten, çiftçiyi, köylüyü, tarımı, hayvancılığı bitiren, bilimsel eğitimden kapalı ve karanlık beyinli hurafelere, ulemalara, mollalara, hacılara ve hocaların sadece bacak arasına önem veren eğitime geçen, çoluk çocuğa tacizlerde ve tecavüzler eden bir zihniyetin odak noktası olan ama hemen hemen her gün toplu açılış törenleri safsatasıyla insanları çok güzel kandırmayı başardılar ve hala masallar anlatmaya devam ederek uyutuyorlar...

Elinizi vicdanınıza koyun ve bu son 14 yılı gözlerinizi kapatarak bir düşünün...
Ülke ve millet olarak nereden nereye geldik?
Daha mı ileri seviyelere yükseldik?
Yoksa iyice karanlık o eski çağlara mı geri döndük?
Nereye doğru gidiyoruz?

Aslında amaçları sadece ve sadece kesinlikle iktidarlarını korumak ve koltuklarını ne pahasına olursa olsun kaybetmemek. Durum böyle olunca kendilerine göre yapabilecekleri en iyi şeyleri yaptılar ve yapıyorlar. Tüm dertleri insanları din maskesi ile uyutarak saman altında her şeyi yürütmek. İnsanların gerçekleri görmesine engel olmak ve asıl önemli konulardaki başarısızlıklarını örtbas etmek...
Hiçbir elle tutulur plan ve projeleri yok...(insanları birbirlerine düşürmek dışında)
Hiçbir başarıları yok...(yürütmek dışında)

Geldiğimiz son noktada hala aynı kafayla düşüncelerini bir bir hayata geçirmeye devam ediyorlar. İktidarda oldukları sürece de asla durmayacaklar. İşleye işleye bu önemli konulardan önce basında tartışma ortamı yaratarak kamuoyunun nabzını ölçüyorlar ve sonra biri çıkıyor iyi polisi, diğeri çıkıyor kötü polisi oynayarak olabilecek gelişmeleri kendilerine pay çıkartıyorlar ve insanların kafalarını karıştırarak ve ötekileştirerek kutuplaşmayı iyice keskinleştiriyorlar. Bu gelişmeler ışığında adımlarını olumlu ya da olumsuz atarak istedikleri ortamı yaratmaya ve tabi ki 14 yılda neler yaptılarsa yapmaya durmadan devam ettiler. Durmaya da niyetleri yok.

Dün HAYIR dediklerine bugün bir bir EVET diyen bir iktidar var...
Dün Kürt oylarını aldıkları sürece sorun çıkarmayanlar, bugün oy alamayınca iç savaş çıkartan bir iktidar var...
Hatırlayınız Kandile çıkarma yapan bir basın vardı, dünyanın her tarafına anında canlı yayın yapan ve Kandille ortaklaşa basın toplantısı düzenlenmesine göz yuman bir iktidar vardı...
O günün medyası Kandi ve İmralı'daki terörist başlarına methiyeler düzüyordu ve ısrarla bu şekilde yürümesine göz yuman bir iktidar vardı...
Dün rejim ile uğraşıyorlardı...
Bugün Laiklikle uğraşıyorlar...
Cumhuriyetle uğraşıyorlar...
Demokrasi ile uğraşıyorlar...
Mustafa Kemal ATATÜRK ile uğraşıyorlar...
Bu her gün değişik bir şekilde sürüp gidecek...

Artık sadece oturduğumuz yerden konuşarak bunlardan kurtulamayız...
Sosyal medyada bende dahil klavye kahramanlığı yaparak kurtulamayız...
Korkarsak kurtulamayız...
Susarsak kurtulamayız...
Mücadeleden kaçarsak kurtulamayız...
Attıkları her olumsuz adımda bizlerde tepkilerimizi sokaklarda ve alanlarda vermeliyiz...

Ne zaman BİZ olursak işte o zaman kurtuluruz...

GELDİKLERİ GİBİ GİDECEKLER!



Google+'da Paylaş

Yazar Unknown

Yazar Atatürk ilke ve İnkılaplarına bağlı Cumhuriyetçi, Sosyalist, laik, yenilikçi, modern, ülkesine ve bayrağına gönülden ve yürekten sahip çıkan biridir.
    Blogger Yorumları

0 yorum:

Yorum Gönder