Ecdadımız dedikleri 600 yılda Anadolu'da bir çivi çakmamış, hangi iftihar edilecek yapılardan bahsedilebilir ki? Yaptıkları tek şey saraylar, hamamlar ve haremler. Hangi güçlü ekonomiden, hangi ilimden bahsedilebilir ki? 300 yıl sonra matbaa ile tanışan zihniyetin övündüğü değerler keşke doğru olsaydı, fakat değil maalesef...
Onu bunu bilmem ama zaten iş yok, olan işimizde de sık sık mevzuat değişiklikleri ve yeni yeni vergi artışları ile sıyıracak durumlara gelmişiz. Devamlı çıkardıkları vergi afları ile yapılandırmanın ilk taksiti için millet olmayan paranın peşinde koşup durmakta. Kimse Türkiye'nin bu halinden dolayı orayı burayı suçlamasın. Ekonomide, sağlıkta, eğitimde ve insanca yaşama konularında dibin dibine doğru gidiyoruz...
İnsan yetiştirebilmek büyük bir kaynak ve büyük bir başarıdır. Doğru, her yerde doğrudur ve söylenmelidir. Yoksa ehemmiyeti kalmaz. Ülkenin en üst makamında olan Cumhurbaşkanı kalkmış bazı bildiklerini söyleyemeyeceği açıklaması yapıyor. Bildiklerini kaleme alacaksa ilerde "Tayyipname" adlı bir kitap yazacak demektir. Gitmeye niyeti olmadığını beyan ediyor, ben bunu anlıyorum ki, bunu zaten biliyoruz. Bu kadar her gün, her saat kanal kanal dolaşarak çok konuşan birisinin söylemediği bir hususun kaldığına inanmıyorum. Varsa da ileride uygulayacağı karanlık planlarıdır...
Doğrular, her zaman ve her yerde rahatlıkla söylenir!
Biz senden daha çok biliyoruz, dolar yükselecek, ekonomi kötü dedik yıllarca. Suriyede zaten savaşın göbeğine çekiliyoruz, Amerika, İsrail, İngiltere, Fransa ve Rusya bu savaşa uzaktan dahil olurken, çok daha uzun süreceğe de benziyor. Suriye hiç düzelmeyecek ve Irak gibi bölünme planları yapılıyor. 2017 ve sonraki yıllarda bu gidişle daha kötü olacak, savaş ekonomisi de, hiç bir ülkeye huzur ve refah getirmez...
Yoksa bu seferde Fetö, Amerika, Suriye ve Pkk ile mi anlaşmış? Neler olup bitiyor bu ülkede, ne gizli işler, ne gizli güçler dönüyor? Ne zaman terörden, darbelerden, karanlık suçlardan uzak bir Türkiye göreceğiz? Çözüm nedir? Her gün bir olay, her gün bir sürpriz. Askerlerimize hava taarruzu yapılıyor, ülkenin her bir yanından şehit haberleri geliyor. CB sıradan bir bakanında yapabileceği bir buluşmada uzun uzun bir imam gibi masallar anlatıp duruyor. Her yere, her kişi ve kuruma saldırarak ve suçlayarak konuşuyor. Herkese posta koyan bir lider nasıl bu kadar kolayca kandırılıyor anlamak mümkün mü?
AKP' nin 14 yıldır yarattığı her sorunun bedelini millet ödüyor. Kendileri öz be öz Osmanlı ecdadı olduklarından aynen onlar gibi, saraycıklarında huzur içinde yaşıyorlar nasıl olsa. Bu konuşmaların tercümesi şudur; "Mevcudiyetimizi korumamız için bedeller ödemeniz gerek" demek istiyorlar. Son olarak aynen 15 Temmuz darbe gecesi bedel ödeyen masum insanların ödediği gibi. Hala doymayan bir vampir misali, hala kan emmekte tereddüt etmiyorlar. Ne zaman gün yüzü görecek bu ülke ve insanlarımız? İnsanca ve hakça yönetilsek ne olur? Çok mu zor? Biraz da vatandaşın huzuru ve refahı için mücadele etseler olmaz mı? Ne gerek var bu kadar çatışmaya ve şiddete?
Yüzümüzü doğuya çeviriyoruz, her yerde çatışma, savaş, kan ve gözyaşı var...
Yüzümüzü batıya çeviriyoruz, her yerden dışlanıyoruz...
Yüzümüzü Amerika'ya çeviriyoruz, sömürülüyoruz...
Yüzümüzü İsrail'e çeviriyoruz, vuruluyoruz...
Yüzümüzü Araplara çeviriyoruz, sırtımızdan hançerleniyoruz...
Yüzümüzü birbirimize çeviriyoruz, ayrıştırılıyoruz ve birbirimizi boğazlıyoruz...
Yüzümüzü nereye çevirsek, şamar oğlanı gibi tokatlanıyoruz...
Dünya, beşten de, bizden de büyüktür. Avrupa parlamentosundaki oylamada, 479 kişi, 37' den büyüktür. Hemen, "Ey" diye gürlemeyelim, biraz hatta birazdan da fazla düşünelim. Neden bu duruma geldik? Nereye gidiyoruz? Ne yapmalıyız? Neden, gittikçe içimize kapanıyoruz? Neden birbirimize düşman oluyoruz? Komşularımıza bakalım ne haldeler ve neyin bedelini ödüyorlar? Ders çıkarsak aynı hataları yapmasak olmaz mı? Bizlerde bir bedel ödemek zorunda değiliz...
Avrupa'nın aldığı karar "bağlayıcı değil" demenin anlamı şu; biz dondurmayı tavsiye ediyoruz, siz ne diyorsunuz? bu kadar AB' ye "hadee, hödöööö" dedikten sonra. Ankara bu tavsiyeyi kabul etmeyecekmiş söylentileri var. Yani bu şuna benzer, hem küfür ediyoruz, hem adamların sofrasına oturmaya talibiz durumu oluşacak gibi. Madem rest çektik, o zaman bizde tavsiyeye uyup AB ile ilişkileri dondurmalıyız (en azından) Akp'li arkadaşlara sonuna kadar liderlerinin ve aldığı kararlarının arkasında durmasını ve karanlığa giden bu yoldan asla ayrılmamalarını tavsiye ediyorum! Battıkça, batıyoruz sayenizde!
Evet AB bizi oyalıyordu ve iki yüzlü davranıyor, bunu zaten hepimiz biliyoruz ama en azından istedikleri yasalar ve projelerle yaşam kalitemizin yükselmesi ve insan hakları konusunda biraz yol almışken, son 14 yılda bu değerleri de yerle bir ettik ne yazık ki. Fakat ülkemizde AB destekli birçok proje gerçekleşiyordu, kendimizi kandırmayalım, şöyle diyeyim köy yerinde kanalizasyon yapılma bedelini AB ödüyordu. Müzakere sürecinde dahi ufak tefek çıkarlarımız oluyordu. Bunun yanında ihracatımızın % 60' nı AB ülkelerine yapıyoruz. Öyle bağırarak, çağırarak, takmıyorum diyerek siyaset yapılmaz. Daha gerçekçi ve ciddi adımlarla, ülke çıkarını çağdaş uygarlığa taşımak için hedeflerimizi belirleyerek, planlarımızı yaparak ve politikalarımızı gözden geçirmeliyiz...
Türkiyeyi ileriye götürecek reformları, laiklikten ve demokrasiden uzaklaşan AKP hükumeti asla yapamaz. Onlar Türkiyeyi 50 yıl geriye götürme peşindeler. Türk gençliğinin geleceği maalesef pek parlak değil. Ülkemiz çağ-dışı bir yönetimi asla hak etmiyor. Ülke yönetmek bakkal yönetmeye benzemez. Hesabını kitabını bilmezsen, sırf bakkalı, değil bütün mahalleyi yakarsın ve yok edersin. Siyaset bir bilim dalıdır, ülkenin ve halkının menfaatleri her-şeyin önündedir Yoksa kaybeden hep biz oluruz...
AB'den geri çevrildiği için Sanghay Grubu'nun kapısını çalan bir Orta-doğu Sultanlığı konumundayız artık. 2011'de başlayan sözde "Ustalik Döneminin" ilk ara bilançosu ve 500 yıl öncesine geri dönmekte ısrar edersek, Ermenistan, Kıbrıs, Ege, Kürt, Kerkük ve Musul sorunları gibi bütün haklı olduğumuz konularda da başımıza geleceklerin bir uyarısı. Sarayın akıl dışı popülist ve yanlış stratejik dış politikası iflas ediyor, ekonomi de maalesef sırada...
Türkiye'nin Tanzimat'tan beri çıktığı 170 yıllık Avrupa yolculuğu bence bugün değil, son 14 yılda son buldu. Bizleri yöneten kara ve karanlık zihniyettekilerin beceriksizlikleri yüzünden Orta Doğu'nun o kanlı bataklığına iyice çekilmiş olduk...
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
casino no deposit bonus casino bonus codes
YanıtlaSilcasino 안산 출장샵 no deposit bonus codes 2021 거제 출장마사지 | Find a list of the top casino no deposit bonus codes for 2021. You can also use 평택 출장안마 casino bonuses, free spins and bonus codes 군포 출장안마 for a 충주 출장샵